1 Ekim 2011 Cumartesi

KARADENİZ'DEN KARADELİĞE...

Einstein genel izafiyet teorisini ortaya attığında o zamana kadar hayal bile edilememiş öngörülerde bulunmuştu. Onun bu öngörülerinden önce uzay, hangi yöne bakılırsa o doğrultuda kusursuz durgun bir denize benzetiliyordu.

Ama Einstein genel izafiyet teorisinde uzayı, coşkun akan suyun ırmaktaki kayalardan dolayı tümsek ve çukurlar oluşturması gibi, engebeli yani eğri büğrü bir yapıda modelledi. Ona göre gök cisimleri etrafındaki uzayda kütlesi nispetinde eğrilikler oluşturuyor, ve her biri diğerlerinin oluşturduğu bu eğri geometri üzerinde kimi zaman yavaş, kimi zaman hızlı; kimi zaman düz, kimi zaman eğri yörüngelerde çalkalana çalkalana akıp gidiyorlar.

Dünyamız da bu gök cisimleri gibi Güneş'inin etrafında saatte yaklaşık 110,000 km yol alarak (ki bu sürat Ferrari'nin 360 katı oluyor) geçtiği yerde tekrar geçmemek üzere seyahatini devam ettiriyor. Nasıl ki ırmaklar sonunda denize kavuşup sükunete eriyor, Dünyamızın da bütün varını yoğunu içine dökeceği bir denizi olacaktır. Ve benim kanaatime göre Karadeniz'imiz, en sonunda bir Karadeliğe dökülecektir.



O, gökleri ve yeri hikmetle ve ciddî bir maksatla yarattı. Devamlı sûrette geceyi gündüze dolar, gündüzü geceye dolar. Güneş ve ay’ı da sizin hizmetinize veren O’dur. Onlardan her biri belirli bir süreye kadar akarcasına hareket eder. İyi bilin ki O, azîz ve gafurdur (üstün kudret sahibi olup, aynı zamanda çok affedicidir). Zümer suresi 5. ayet

16 Eylül 2011 Cuma

İSTESENDE İSTEMESENDE...

Fizikteki entropi ilkesi, aslında termodinamiğin 3. kanunu olarak bilinir, bütün sistemlerin maksimum düzensizlik ve minimum enerjiye sahip olma eğiliminde olduğunu ifade eder. Bu düzensizliğe yönelme eğilimine rağmen, kainat eksiksiz sistemler bütünü ve her sistem ise kusursuz dengeler meşheridir. Yani sistemin her parçası 'gerek isteyerek, gerek istemeyerek Allah'a itaat eder...'

Göklerde ve yerde bulunan kim varsa, gerek isteyerek, gerek istemeyerek Allah’a itaat ederken, Hepsi döndürülüp O’na götürülürken, Onlar kalkıp Allah’ın dininden başka bir din mi arıyorlar?Al-i imran 83

21 Mayıs 2010 Cuma

GÖNÜL DE Mİ BİR DUYU ORGANI ACABA?


Mülk suresi 23. ayet şöyle: "De ki: Sizi yaratan ve size kulaklar, gözler ve gönüller veren O’dur. Sizin şükrünüz ne de az!"
Gönlün göz ve kulağımızla birlikte zikredilmesi acaba onun da bir duyu organı olduğunu mu ifade ediyor? Ne dersiniz?

DAĞLAR DA YÜRÜYEBİLİRMİŞ!


Aşağıdaki Kur'an ayeti bana İtalya'nın bir kasabasında geçenlerde gerçekleşen heyelan olayını hatırlattı.

MÜLK SURESİ:16. AYET –
Yüceler yücesi olan Allah’ın sizi yerin dibine geçirmesinden emin mi oldunuz? O zaman bir de bakarsınız yer çalkalanıp duruyor.